Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides, Avrupa Birliği’nin (AB) önümüzdeki 20 yıla yönlendiği şu dönemde, ufuktaki yol gösterici ışığın daha fazla Avrupa, üye devletlerin Birliğe egemenliklerinin daha fazlasını vereceği federal bir Avrupa olması gerektiğini belirtti.

Christodoulides, Krakow'daki Jagiellonian Üniversitesinde “Kıbrıs ve Polonya - Avrupa Birliği'ne üyeliğin gelecek 20 yılı için ortak bir vizyon” başlıklı konuşmasında, vatandaşlarına hizmet veren, daha yakın, daha güçlü ve daha dirençli bir Avrupa Birliği çağrısında bulundu.

Ziyaretinin, bilginin, mükemmelliğin ve yeniliğin simgesi olan bir kurum olan Jagiellonian Üniversitesinin 660’ıncı yıl dönümü kutlamalarına denk geldiğini ifade eden Cumhurbaşkanı, Kıbrıs ve Polonya'nın, Avrupa Birliği'ne katılımlarının 20’nci yılını ortak tarihlerinde bir dönüm noktası olarak kutladıklarını söyledi.

Nikos Christodoulides konuşmasına şöyle devam etti:

“Kıbrıs ve Polonya Avrupa Birliği'ne katıldığında doğru yere, ortak değerlerin, ortak kimliğin olduğu ama aynı zamanda sadece benzer düşünen bir grubun neredeyse yarım milyar Avrupalının sahip olabileceği ekonomik ve siyasi güvenliğin olduğu bir yere geri dönüyorlardı.”

“Her iki ülke coğrafya olarak uzak olabilirler ama birçok ortak noktayı paylaşıyorlar. Her ikisi de egemenlik ve bağımsızlıklarına yönelik defalarca ciddi zorluklarla karşı karşıya kaldılar.”

"Kıbrıs ne yazık ki hâlâ Avrupa Birliği'nin son bölünmüş ülkesi olarak büyük komşumuz Türkiye'nin askeri işgali altında bulunmaktadır. İki ülke olarak tehditlere, işgallere göğüs gerdik. Bağımsızlığımız için mücadele ettik.”

“Ülkelerimiz aynı zamanda Avrupa kültürünün önemli bir parçası olan zengin kültürel miraslara da sahiptir.”

“İki ülkenin ilişkileri ikili düzeyde, ekonomik ilişkilerin sürekli olarak gelişmesiyle birlikte aynı zamanda çok taraflı düzeyde ve temel konularda aynı düşüncede olan Avrupalı ortaklar olarak giderek güçlenmektedir.”

“Polonya, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde Kıbrıs'ı yeniden birleştirme çabalarımızda bizimle dayanışma içindedir.”

Konuşmasında Birliğin nasıl daha dayanıklı, daha rekabetçi ve stratejik açıdan daha özerk hâle getirilebileceğinden söz eden Cumhurbaşkanı Christodoulides, B irliğin nasıl kurulacağıyla ilgili tartışmanın Brüksel'le sınırlı olmadığını, Avrupa vatandaşlarının içinden Brüksel'i yönlendiren ve bilgilendiren biri olması gerektiğini, yaklaşan Avrupa seçimlerinin bu kadar önemli olmasının nedenlerinden birinin de bu olduğunu vurguladı.

Birliğin gençleri kendilerinden daha fazla dinlemesi, onlara olanak sağlaması gerektiğine dikkati çeken Nikos Christodoulides, Birliğin tarihin dönüm noktasında olduğunu, şimdi bunu konuşma zamanı olduğunu söyledi.

“Birliğimiz son yıllarda göç krizinden ekonomik krize, pandemiden, egemen bir Avrupa ülkesine yönelik işgale, Birliğin güneydoğu sınırındaki bir başka savaşa kadar birbiri ardına krizlerle karşı karşıya kaldı” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı, işgal edilen, toprak bütünlüğü ihlâl edilen, uluslararası hukuku paramparça olan egemen bir Avrupa ülkesi olan Ukrayna'daki savaşta,  Türkiye'nin istilâsının ve yarım asırdır devam eden işgalinin kurbanı olan Kıbrıs'ın, tereddütsüz ve net bir şekilde Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde doğru tarafta olduğunu kaydetti.

“Daha yakın zamanlarda, Orta Doğu’yu kasıp kavuran savaşla birlikte donmuş çatışmaların olmadığı gerçeğine bir kez daha uyandık” diyen Cumhurbaşkanı Christodoulides, Birlik olarak fırtınalar atlatıldığını, zaman zaman birlik ve dayanışmayı sağlamak son derece zor olsa da dayanıklılık ve birlik gösterdiklerini anlattı.

Birliğin son yıllarda karşılaştığı ciddi zorluklara rağmen Avrupa kıtasındaki ve ötesindeki ülkelere ilham olmaya devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı, “Bunun büyük ölçüde nedeni, tarihsel bölünmeleri iyileştirdiğini kanıtlamış olmasıdır” şeklinde konuştu.

Daha da büyük bir Birliğin temellerini nasıl atabiliriz? sorusuna yanıt olarak Nikos Christodoulides, risklerin büyük olduğunu ve "Eğer Birliğin evrimsel yolunda şimdi yönlendirici olmazsak, onu içeride ve dünyada güçlendirmek için harekete geçeceğiz" dedi.

Nikos Christodoulides konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu bağlamda daha büyük bir Avrupa’nın temelleri nasıl atılabilir? Riskler çok yüksek ve eğer biz Birliğin evrimsel yolunda şimdi itici güç olmaz, onu hem içte hem de dünyada güçlendirmek için harekete geçmezsek onu daha dayanıklı hâle getirmezsek Birlik giderek küçülme riskiyle karşı karşıya kalır.”

“Tarih bize, Avrupa tarihimizdeki dönüm noktalarında yanıtın daha fazla Avrupa, daha fazla entegrasyon ve Birliğimizin oluşumuna daha fazla yapı taşı koymak olduğunu söylüyor.”

“Haziran ayındaki Avrupa Konseyi toplantısında, küresel bir unsur olan jeopolitik ve stratejik açıdan özerk bir Birliği nasıl oluşturacağımız konusunda Birliğin stratejik gündemini kabul ederken vatandaşlarımıza daha iyiyi ve daha fazlasını nasıl verebileceğimizi tartışacağız.”

“Avrupa Birliği’nin birden fazla jeopolitik krizde aynı anda rol ve söz hakkına sahip olması gerekir.”

“AB'nin Doğu Akdeniz'deki deniz feneri olan, tüm komşularıyla uzun zamandan beri devam eden mükemmel ilişkileri bulunan Kıbrıs, Mısır, Ürdün, Lübnan gibi bölgesel ortaklarla bütünlüklü bir AB politikası oluşturmak için AB ve Avrupa Komisyonu ile el ele çalışıyor.”

Konuşmasında ahlaki bir görev olarak gördükleri, bölgeye ve Gazze'deki sivil halka, Amalthea denizden insani yardım girişimini de anlatan Cumhurbaşkanı Christodoulides, “Avrupa yolculuğumuz bir vaat, umut ve dönüşüm yolculuğu, birlik ve dayanışmadan kaynaklanan bir güçtür. Birliği gelecek 20 yıla yönlendirirken ufuktaki yol gösterici ışığın daha çok Avrupa, federal bir yapı oluşturması gerektiğine inanıyorum. Vatandaşlarına daha yakın, daha güçlü, daha dayanıklı bir Birlik olmak dileğiyle” dedi.

KHA/MG/MHY/2024

Kıbrıs Haber Ajansı