Kıbrıs’ta RSV, Korona virüs ve grip, hastanelerdeki doluluk oranlarını aralık ayı boyunca ve tatil sezonunda artırdı.
Lefkoşa Tıp Fakültesi’nde Mikrobiyoloji ve Moleküler Virolog Profesör Dr. Petros Karayiannis, Çin’de artış gösteren virüsün yeni olmadığını, ancak RSV ile benzer solunum semptomlarına sahip başka bir virüs olduğunu vurguladı.
Kıbrıs Haber Ajansına (KHA) açıklamalarda bulunan Profesör Dr. Karayiannis, Kıbrıs’ta aralık ayının başından itibaren ve Noel boyunca RSV, Korona virüs ve influenza virüsü olmak üzere 3 ana virüs vakalarında artış eğilimi gözlemlendiğini duyurdu.
Karayiannis, influenza virüsünün normalden daha erken ortaya çıktığını, vakaların çoğunun genellikle ocak ayında kaydedildiğini, ancak bu yıl daha erken, Aralık 2024 ortasından itibaren ortaya çıktığını söyledi.
Bu üç virüsün, genç-yaşlı, çok sayıda insanı hastanelere gönderen virüsler olduğunu, bu üç virüsün ortak semptomları bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Petros Karayiannis, şöyle dedi:
“Bunlar, enfekte bir kişinin konuşurken veya hapşırırken çevreye yaydığı mikro damlacıkları soluyarak solunum yoluyla bulaşan virüslerdir. Bunlar kirli yüzeylerde bulunur, solunabilir veya temasla başka insana geçebilirler, kişinin yüzüne ve özellikle burnuna temas ederek kişileri enfekte edebilirler.”
Korona virüs vakalarındaki artışla ilgili endişe verici bir durum olup olmadığı sorusuna yanıt veren Prof. Dr. Karayiannis, nüfusun genel bağışıklığı nedeniyle korona virüsün daha az saldırgan hâle geldiğini, virüsün daha kötüye değil daha iyiye doğru mutasyona uğradığını, bunun da geçmişe göre daha az soruna neden olduğunu belirtti.
Ancak bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler veya başka sağlık sorunları olan yaşlı kişiler için korona virüsün hâlâ tehlikeli, bunun diğer iki virüs için de geçerli olduğuna dikkat çeken Virolog Karayiannis, RSV'nin en çok iki yaşın altındaki çocukları etkilediğini, bronşiolit gibi solunum sorunlarına neden olduğunu ifade etti.
Aşılanma döneminin bitmediğini, aksine aşılanması gerekenlerin geciktiklerini, bu nedenle şu anda tüm bu virüslerden etkilendiklerini kaydeden Petros Karayiannis, “Ne yazık ki, çoğunlukla yanlış bilgilendirme nedeniyle aşılara karşı bir önyargı var. Bu da bazı insanları endişelendiriyor ve aşı olmaktan, kendilerini korumaktan kaçınıyorlar” dedi.
Aşı olmak için çok geç olmadığına, hâlâ grip sezonu olduğuna, hâlâ kat edilmesi gereken bir grip sezonu olduğuna dikkat çeken Virolog, “Özellikle ocak ve şubat aylarının zor geçeceğini söyledi.
Çin’deki “yeni, gizemli” virüsle ilgili haberleri yorumlaması istenen Dr. Karayiannis, haberlerin insan metapnömovirüsü (HMPV) ile ilgili olduğunu, bunun yeni bir virüs olmadığını, 20 yıldan uzun süredir bilindiğini, çoğunlukla diğer üst solunum yolu virüslerinde görülenlerden daha şiddetli semptomlara neden olmadığını belirtti.
Çin’de geçen korona virüs salgını sırasında çok uzun ve sıkı bir karantina dönemi yaşandığı için insanların son 5 yıldır bu virüse büyük oranda maruz kalmadıklarını, bu nedenle bu yıl ortaya çıktığında genel nüfusun bağışıklığının düşmesi nedeniyle bulaşma fırsatı ve boşluğu bulduğunu açıkladı.
Virolog Prof. Dr. Petros Karayiannis, açıklamasının sonunda şunları söyledi:
“Çin’deki virüsün diğer ülkeler için özel bir sorun olacağını düşünmüyorum. Yetişkinlerdeki semptomlar çoğunlukla hafif. Tedavi için hastanelere gönderilme riski altında olanlar yine küçük çocuklar ve yukarıda bahsettiğimiz sorunları yaşayan yetişkinler.”
“Bu virüs RSV ile aynı aileye aittir. Semptomları benzerdir. Küçük çocuklarda daha çok bronşiolit şeklinde kendini gösterir.”
“Bu tür vakalar Kıbrıs’ta çok seyrek ancak genellikle test yapılmadığı için bunun bu virüs olduğunu bilemeyebiliriz.”
“İnsanların bu özel virüs hakkında endişelenmesine gerek yok çünkü semptomlar hafif.”
KHA/MG/MHY/2025
Kıbrıs Haber Ajansı